1994 yılında Recep Tayyip Erdoğan sürpriz bir şekilde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildi. Refah Partisi'nin ilk büyükşehir belediye başkanı olması nedeniyle basında büyük ilgi görmekteydi. Gittiği her yerde basın ordusu ile hareket etmekte her gün ulusal basında yer almaktaydı.
Bugün geldiğimiz noktada tasarruf genelgesi bu hassasiyetin eseridir. Netice olarak harcanan milletin bütününün parasıdır, Ülke ne kadar refah içerisinde olsa da savurganlığa, musrifliğe tahammülümüz olamaz.
Hırsızlık veznedarın devlet kasasından zimmetine geçirdiği para olduğu kadar, lüks makam odaları, gereksiz makam arabaları, harcanan temsil ödenekleridir. İhtiyaç olmadan harcanan devletin her kuruşu dinen günah olduğu kadar vatana ihaneti içinde barındıran ahlaksızlıktır. Bu zihniyetle bugünlere gelen sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bu düşüncesini de genelgesini de "kamu çalışanlarının haklarından yapılan kısıtlamalar hariç olmak üzere"sonuna kadar destekliyorum.